30 Mart 2012 Cuma

FOTOĞRAF SERGİSİ/AFRİKADA İNSAN OLMAK


Arkadaşımmm:))) her karesi içime işlemiş fotoğraflarını, o özel karelerini herkes görsün artık değil mi ama .... Sudan' a gidişin Somali'ye , Nijer' e........ Giderken uzun bir etek giydin  ve eteğinde Afrikayı getirdin bize...... İstanbul yolları gözüktü.... umarım bir aksilik çıkmaz....umarım :)))))Ev sahibi sayılırım....davetlimizsiniz:)

    •  


ZEKİ DEMİRKUBUZ/YERALTI


Ben neden böyleydim acaba,

değerli olanın farkına vardıkça,

bataklığıma daha çok gömülüyordum...



Hangi aydınlık kaldı ki ya da var mı ki Zeki Demirkubuz 

anlatsın.... yaşanmışlıklardan yola çıkan yönetmen.....

29 Mart 2012 Perşembe

Zaz - Eblouie par la nuit


Siyah beyaz sokaklarda yüz sene bekledim 

Islık çalarak geldin....


teşekkür ederim....

26 Mart 2012 Pazartesi

AMİN MAALOUF/SEMERKANT

İçimi dışıma çevirdim önce bahar serinliğine serdim havalanması kendine gelmesi  için ve sonu İçime sağlık! doldu.......Semerkant böyle bir dönemime tesadüf etti.... Rubaiyyat denize gömüldü, Titanic battı, deniz karıştı ve bir de ayrılık oldu ben de bunlar yaşanırken.....ve 200 sayfa okumuştum ki bu kitabı önceden okuduğumu hatırladım....."Söz uçar yazı kalır" diye boşuna denmemiş. Üzerine yazı yazmadığım bir kitap olunca haliyle çok geç hatırladım... Kitabı kimden aldığımı hangi zamanda okuduğumu hala hatırlamıyorum... sanırım lise yılları.....
Ömer Hayyam- Hasan Sabbah(mel'un zeka)-Nizamül Mülk üçlüsü hep dikkatimi çeker ve bu önemli şahsiyetlerle ilgili kitapları daha bir ilgiyle okurum. İlk 171 sayfayı çok keyifle okudum bu sebepten ,sonrası da güzel .....daha az güzel diyeyim:))) 4 kitap şeklinde bölünmüş zaten kitabımız....3. kitaptan itibaren Ömer Hayyam 'ın Semerkant Yazması'nın peşine düşen ve bu serüvende İran' ın Şah ile Meşruti rejim ile olan sınavına tanıklıktan öte taraf olan Benjamin O. ile tanışırız.....Şah'ın torunu Şirin ile yaşadığı aşk'ı okuruz..Benjamin O'yu İran, Ömer Hayyam ve en önemlisi Semerkant Yazması ile buluşturan Cemaleddin Afgani'yi de anmadan geçmeyelim. ...Titanic ben o filmi izlediğimde ağlarım... son bölümde filmden sahneler gözümün önündeydi... Ahhh bir günde bu dünya! Son olarak tarih adına, edebiyat adına, salt insan olmak adına okunabilecek özel bir kitap der selam ederim:)

Kitaptan Seçtiklerim:

"Tek önemli olan ötekilerin trajedisini aşağılamamak" 

"Vicdanım yeni doğmuş bir çocuğun soluğu kadar temiz......"





8 Mart 2012 Perşembe

YUSUF KURÇENLİ/YÜREĞİNE SOR


"Var mı üç köfte beş kuruşa" derdi balıkçı Kosta'nın kızı Marika Kuzguncukta oynarlarken....Marika en güzel kızdı ve Aras'a nasıl da hayrandı.....Nesim de Marikaya asılırdı ama Rumlar ve Yahudiler birbirleriyle evlenme geleneğine mi sahip değildi,neydi?Yoksa Ermenilerle Yahudiler mi evlenemezlerdi?Müslümanlar ne yapardı?NEYDİ SAHİ? NEYDİ AYNI MAHALLENİN ÇOCUKLARININ ARKADAŞLIĞINI SERBEST AMA AŞKINI İMKANSIZ KILAN GELENEKLER BÖYLE?(Kumral Ada Mavi Tuna)

Farklı kültürlerin birlikteliği, farklı dinlerin kucak kucağa yaşayabilmesi ....benim geleceğe dair umudumu arttıran önemli dayanaklar ......Bu anlamda Mardin de olmak Mardin' in çeşitliliği bana çok iyi geliyor... Farklılıklara saygısı gelişmiş insanlara çoookk büyük bir sempatim var...onların diğer insanlara göre hayat karşısında açık ara önde olduklarına inanırım.......Bu film de bu anlamda çok değerli ... yine derim ki buluşun bir ara:)))

7 Mart 2012 Çarşamba

TOLGA KARAÇELİK/GİŞE MEMURU


Acıyı da tadında bırakmak gerek dedim film bitince.... çok beğendim....gerçek ile hayal arasında sıkışmış bir birey......neden hayatı bu kadar birbirimize ve kendimize zorlaştırırız ki.....Gişeye uğrayan insanlar yüzümde gülümseme oluştursa da ... ne hallerdeyiz ne tuhafız!!! Allah'ım demekten kendimi alamadım... vakit ayırmaya değer bir film.....buluşun isterim bu filmle.....

5 Mart 2012 Pazartesi

BUKET UZUNER / KUMRAL ADA MAVİ TUNA


Mabel Matiz......Ve onun şarkılarına meftun oluşum.....Bu kitaba beni götüren de kendileri oldular...Acaba ismi nereden diye merak edip araştırınca Mavi Tuna'nın Kumral Ada' sıyla arasındaki en içten en kestirme sözcük olan Mabel'i anlamış oldum....Hediye olması münasebetiyle de özel bir merakla okunmuş oldu....
Bazen sonradan acır bazı yaralar..... Bu kitabın acısını Ada'nın Mabel' inin kendisi için ne ifade ettiğini anlattığı bölümde hissettim...Ne içten ifadeler ne özel bir hissiyat demeden kendimi alamadım ....Birlikte olamayacaklarını , birlikte bir yaşamlarının olamayacağını anlatma şekline vuruldum desem abartmış olmam heralde....Aslında biraz da o bölümden sonra sanki karakterler , yazarın üslubü, dili daha bir güzelleşti ya da bana öyle geldi:))) Kapağı çok özel , kapaktaki converse çok acı... Hikayeyi anlatmak istemiyorum yine.......Yazarın farklı insanları yan yana getirerek farklılıklarımızın zenginliğine vurgusu güzeldi.... Ez cümle buluşulması gereken bir kitap....

 Kitaptan Seçtiklerim:

"Yanında sonsuz şımarabileceğim ve hala kaybetmekten korkmayacağım tek kişi" 

"İçimde kocaman bir şangırtı koptu,çocukluğumun camları tuz buz oldu"
                             



TRACY CHAPMAN/ FAST CAR