20 Ekim 2011 Perşembe

AYFER TUNÇ/YEŞİL PERİ GECESİ




Adı olmayan bir kahramanın diliyle anlatıyor yazar. Mutlu bir aile. Babanın bir kaza sonucu kolunu kaybetmesi ve yüzünde geriye döndürülemez izlerle kalması. Artık mutsuz bir aile. O kaza aslında göle atılan taşın düşüş anıdır sonrasında gölde halkalar yayılacaktır bir girdap oluşacaktır çarpa çarpa dibe vuracaklardır. Çekirdek aile, geniş aile. Toplumun tamamı irdeleniyor diyebiliriz. Aile içi, akrabalar arası bilinen ama asla itiraf edilemeyen çirkinlikler. Çok detay vermek istemiyorum ama hayata dair sarsıcı bir roman olduğunu gönül rahatlığıyla söyleyebiliyorum. Ayrıca geçmiş ve şimdiki durumlar arası geçişli anlatımı çok beğendiğimi söylemek istiyorum. Kolay kolay altından kalkılamayacak bir şeyi yazar öyle güzel becermiş ki hayran kalmamak elde değil. Keyifli okumalar.
Kitaptan seçtiklerim:

Birden içime bir kuş sürüsü girdi. Kalbim çarparken, çarparken duracaktı.
Bakışıyorduk. Bakışırken aralıksız birbirimize ateş ediyorduk.
Kustum öz ağzımdan kafatasımı.
Gökyüzü gibi bir şey  bu çocukluk.
Hiç bir yere gitmiyor

2 yorum:

alkım doğan dedi ki...

Şu anda okuyorum bu kitabı. İçime işledi resmen. Hakikaten hem hikaye, hem anlatım çok çarpıcı.

Hatice dedi ki...

bitirene kadar kırmızı surat şişmiş gözlerle dolaştım....gerçekten etkileyici....